Kentsel Dönüşüm toplumsal fırsattır
Murat Özer

Kentsel Dönüşüm toplumsal fırsattır

Advert

Sağlıklı şehirleşmenin en önemli özelliği sürdürülebilir şehirciliği başarabilmektir. Şehir ki kul yapısıdır ve eskiyecektir. Tabii ki yenilenmesi gerekecektir. İşte burada bizim: “Kentsel Dönüşüm” dediğimiz şehri yenileme sürdürülebilir şehirciliğin en hassas tarafını oluşturmaktadır.

Dünkü, o eskiyen şehir üç türlü yenilenebilir: Tarihi yapıların aslına uygun onarılmasıyla…

Tarihi yapıların onarılması mümkün olmayanların aslına uygun yeniden yapılmasıyla…

Tarihi yapıyı ve görünümü bozmadan yıkılması gerekenlerin yıkılması ile yeni bir şehrin oluşmasıyla…

Bunlar yapılırken samimi ve bilinçli davranmak o şehri hem kurtaracak hem de o şehirde yaşayanların mutluluğu, huzuru sağlanacaktır.

Çünkü şehirleşmede uyum çok önemlidir. Bu insanların ergonomisine önem vermek, şehirde yaşayanların gelir dağılımının dengeli olmasına bakmak şeklinde olmalıdır… Bir yerde: gökdelen ve hemen yanı başında gecekondu varsa o şehirde iki kesim de mutlu değildir. Gecekondudaki insanın gökdelendekine bakışı veya onun ona bakışı nihayetinde mutlaka anarşizm doğuracaktır. Dolayısıyla şehir bu bakımdan “denge” olmalıdır.

İşte bizim de bu noktada teklifimiz: hazır “Kentsel Dönüşüm” başlarken bu dengelere çok önem veren bir plan, proje oluşturmalıyız. Bir nevi eskiyi yıkıp yeni şehirler kuruyoruz. Bu güzel bir toplumsal fırsat… Böylece, onlarca yıl ve onlarca bakış, yaşayış ve tecrübe kazanmış olarak çok iyi sonuçlara ulaşabiliriz.

Dünya şehirlerini görmeyen, incelemeyen etkili ve yetkilimizin olmadığını sanıyorum. Ayrıca şehirciliği çok iyi bilen öncülerimiz de artık epey var… Şimdi, İstanbul için söylüyorum: şehirciliği iyi bilen bu öncüleri bir araya toplayıp bir ekip oluşturarak bu şehri çok hoş yaşanabilir bir halde yeniden inşa edebiliriz. İş işten geçmeden “Kentsel Dönüşüm” binaları hemen yükselmeden İstanbul’u bu şekilde yeniden yorumlamak olağanüstü bir güzellik doğurur.

Şehir: sadece ev kurmada şehir değildir ki… Sağlıkta şehir çok çok önemli değil midir?. Eğitimde noksan olan şehre kim şehir diyebilir ki? O zaman: sağlıkta, eğitimde, teknolojide, yani: sanayi ve endüstride, ticarette, eğlencede, gezmede, çocuk eğlencesinde, park yapmada, yeşillikte, deprem, zelzele, su baskını, kıtlık, sığınma gibi hallerde şehir hep görevini tam yapmalıdır. Hele İstanbul’da tüm bunları hem en iyi yapmalı hem de tarihini koruyarak yapmalı.

Şehir, kendi kendine yetendir. Şehir, insanını mutlu edendir. Şehir, arkasına aldığı kitleleri en bilinçli noktaya taşıyandır. İşte böyle bir şehir halkını hem kucaklar hem de çok mutlu eder. Bugün etkili, yetkili, bilinçli herkesin, hepimizin eline bir fırsat geçmiştir. Bu fırsat: “Kentsel dönüşüm” fırsatıdır.

Bunu, bir araya gelerek, tartışarak ve istişare yaparak çok iyi değerlendirebiliriz. Dedik ya: dünyayı tanıyan, gören çok değerli şehir planlayıcılarımız vardır. Onların bir araya toplanması onlara yetki ve imkân verilmesi bizlere çok değerli yaşanabilir mekânlar kazandıracaktır.

Ayrıca bu başarılırsa hem halimiz hem geleceğimiz kurtulacak, çocuklarımıza çok güzel şehirler bağışlanacaktır. İyi bilinsin ki bizler kişi, kurum ve dernekler, odalar olarak hazırız. Bu konuda yetkililere çok büyük sorumluluklar düşmektedir.

Şehirleşme konusuna devam edeceğim… 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg