Yakın çevremizle yaptığımız sohbetler sonrası birkaç kişi “bu konuştuklarımızı yazsana” gibi bir tavsiyede bulundu. Ben de bu tavsiyeye uymaya, bazı sorunlarımızı konuştuğumuz bu konularda birkaç satır karalamaya karar verdim. Bu konulardan en çok konuştuklarımızdan biri, belki de bu kadar insanımızın göçmesine sebep olan tarım ve hayvancılığımızdaki verimsizlik.
Bir tarım/hayvancılık faaliyeti yapacağınız zaman devletle ilgili ilk basamak muhatabınız İlçe Tarım Müdürlükleri’dir. Eskiler kısaca “Ziraat” derlerdi. Damızlık hayvan, kaliteli tohum, budama, ilaçlama gibi uzayıp giden bilgi kaynaklarına ulaşmanız için ilk başvurmanız gereken yer orasıdır. Benim yaşım yetmişli yılların sonlarından berisini hatırlamaya yetiyor ama köyümün tarımsal hayatında belirgin bir fark yaratacak bir devlet desteği hatırlayamıyorum.
Daha iyi verim sağlayan bir fasulye tohumu veya daha çok süt veren bir inek cinsi… Daha çok et verimine sahip veya ikiz doğum oranı yüksek bir koyun cins… Kızılağacı değerlendirmenin bir yolu… Üzerine basıp geçtiğimiz ama yurtdışında iyi para eden bir tıbbi bitki… Ördek, tavuk, yumurta… Listeyi uzatmak mümkün ama boşuna.
Acaba mevzuatta “İlçe Tarım Müdürlüğü’nün görevlerini düzenleyen bir metin var mı?” diye merak ettim, varmış. Okumak isteyenler için linkini yazının sonunda paylaşacağım. Mevzuat yazmada gösterdiğimiz başarının gerçek bir örneği ama gelin görün ki görevlerden birkaçı hariç hiçbirinin yerine getirildiğini ne gördüm ne de duydum.
Hele İl Tarım Müdürlükleri’nin o kadar çok görevi var ki alfabe yetmemiş. a harfiyle başlayan maddeler z harfinde tükenmiş, aa/bb/cc şeklinde vv maddesine kadar devam eden tam 56 madde var.
İlçe Tarım Müdürlükleri’nin görevleri ise a harfinden başlayıp j harfine kadar giden 13 maddeden oluşuyor. Eminim siz okursunuz :) Ben sadece ilk dört maddeyi buraya alıyorum. Sadece bunlar bile yapılsaydı ülkemiz tarım ve hayvancılıkta bambaşka bir yerde olurdu:
Bakanlık ilçe müdürlüğünün görevleri
MADDE 10– (1) Bakanlık ilçe müdürlüğünün görevleri şunlardır:
a) İlçenin kalkınması, çiftçilerin gelir ve hayat seviyelerinin yükselmesi için hizmet ve görev alanına giren konularda program ve projelerin hazırlanması için gerekli bilgileri toplamak ve teklifte bulunmak,
b) Program ve projelerin ilçeyi ilgilendiren bölümlerini uygulamak ve sonuçlarını değerlendirmek,
c) Çiftçinin eğitimi için yayım programları hazırlamak ve uygulamasını sağlamak,
ç) Üst kuruluşlarca hazırlanıp kendilerine intikal ettirilmiş olan örnek çiftlik geliştirme planlarına göre işletme kurulmasına yardımcı olmak,(*)
Bu noktada geçenlerde beni ümitlendiren olumlu bir örnekten de bahsetmek isterim. Örnek kişi Şalpazarı İlçe Tarım Müdürü Rasim Erkan. Örnek ürün de Salep. Yıllardır “mutlaka burada da yetişecek bir ürün vardır, dünyada bizim coğrafyamıza benzeyen yerlere bakmalı, küçük alanlarda yetişip iyi para eden bir ürün olmalı” deyip duruyoruz. Bu yıl deneme ekimi yapılmış. İnşallah yeterli verim alınır da bölgenin makus talihi değişir. Unutmamalı ki çay da sonradan geldi ve bir bölgenin hayatını kökünden değiştirdi.
Gerçi şöyle bir açmaz var: Kırsal nüfusumuzda teşvik edilecek, tarıma niyetli genç bir nüfus kaldı mı? İşin bir de girişimci tarafı var. Müdür Bey’le bunu da konuştuk ama bir dahaki yazıya başlangıç olsun.
(*) GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TAŞRA TEŞKİLATININ, GÖREVLERİ, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNERGE:
https://www.tarimorman.gov.tr/Belgeler/Mevzuat/Yonergeler/CalismaUsulEsaslariHakkindaYonerge.pdf
