Ortadoğu Aydını ve Batı'nın Sömürü İlmi
İbrahim Hakkı Gündoğdu

Ortadoğu Aydını ve Batı'nın Sömürü İlmi

Advert

 

Sahi Ortadoğu’da aydın var mı?.

Ortadoğu’da öncü var mı?.

Söylemim yine mi radikal?. Olsun.

 
Özellikle doğuda ve özellikle İslam dünyasında aydın var da biz mi inkâr ediyoruz.
Batı’dan bilgilenmiş ve kendini o noktadan dizayn etmiş bilgili insanlar var tabii.

Ancak bilgi alabilmiş… Kitap yüklenmiş yani, o kadar.

Sadece bilgi...
Bilgiyi yorumlayıp kendi yapısına, kendi kültürüne, kendi anlayışına göre düzenleyememiş.
Benim insanın nasıldır? Bu çağda neye ihtiyacı vardır? Nasıl büyüyebilir? Nasıl mutlu olabilir? Nasıl hak, adalet, merhamet, sevgi, birlik beraberlik üzre yürüyebilir? Nasıl bağımsız yaşayabilir? Nasıl ey iyi üretebilir? Nasıl icatlar yapabilir ve Batı’yı nasıl geçebilir?

Bu ve daha nice benzer sorulara cevap aramaktan çok uzakta bir aydın profili var.
Hakkını vermek lazım gelirse bugün doğuda dünden daha iyi, daha umut verici arayışlar mevcut.
Lakin çok az ve yetersiz… Bu, Batı’nın gayreti, planları ve projeleri karşısında çok cılız kalıyor.

Yine hakkını vermek gerekir ki doğu dediğimiz de ve Türkiye’yi içine kattığımızda düşündüğümüz manada ki aydın diğer ülkelere göre bizde yine iyi düzeyde.
Fakat istediğimiz noktada hiç değil.

Onun için tenkitimizi bizleri de içine katarak ve acımasızca eleştirerek yapıyoruz ve yapmalıyız. Yapacağız da…

İyiyiz, yav! İdare ederiz, dediğimiz de çok ger düşeriz ve mahvoluruz.
Bilmeliyiz ki: Batı çok egoist ve çok acımasız. Batı’nın da iyi insanları var tabii. Var da hem az, hem etkisiz. Etkili ve yetkililer tamamen emperyal bir kafada.

Batılı yöneticilerin aklı çok, vicdanı az.
Bunu her kararlarında, her hareketlerinde rahatça görebiliyoruz.
Bunu görmezlikten gelmek safdillik olur.

 

Yok, Batılı dostlarımızı darıltmayalım. Onlar bizi iliklerimize kadar sömürsün, biz onlara hoşgörülü davranalım. Böyle mi yani!?. Olmaz böyle şey.
Onların “Küresel Emperyalizmi” öyle acımasız insanlığın üzerine geliyor ki, bunu isteseler de onlar dahi önleyemeyecektir. Çünkü hırslarının ve doyumsuzluklarının esiri olmuş durumdadırlar.

 

Biz, doğulu aydınlar çok büyük özverilerle, çok derin yorum ve bilinçle gönül gönüle yürüyebilirsek belki bu sel gibi üstümüze gelen sömürü felaketini önleyebiliriz.
Ancak bu kişisel olamaz.

 

Batı, Doğu’yu kendi sömürü düzenine göre çok derin parçalamıştır. Her toplumun içine mutlaka kendi adamını koymuştur. Batı’nın oryantalizmi kendini ilah gibi diayn eder.

Sömürüsünde ve sömürü devamlılığında hiç boşluk bırakmaz. Bunun için bir sömürü ilmi bile geliştirmiştir.

Doğu: Çin, Hint ve İslam dünyası… Hatta Rusya olarak düşünülebilir.
Her birinin problemi dünyalar kadardır.

 

Rusya dedim. Tarih boyunca Özellikle Avrupalı milletler Rusya’yı sadece sıkıştıkları noktada Avrupalı kabul etmişlerdir. Rahatladıklarında “Barbar” demekten geri durmamışlardır.
“Doğu Aydını” şunu iyi bilecek ki: dünyanın geldiği nokta “Avrupalı Olmak” değil, “Batılı Olmak” hiç değil…
Dünyanın geldiği nokta “Milli duruş ile Evrenseli yakalamak…”

Birlikler çağındayız…
Bilgi çağındayız…

 

Teknoloji çağındayız…

Üretim çağındayız…

Birey bilinciyle ekip cağındayız…

Şirketler çağındayız…

Medenilik, adalet, merhamet, sevgi, hak, özgürlük, demokrasi diyoruz ya…

Demek ki, en önemlisi: “İnsanlık Çağı”ndayız… 
O zaman buna göre kendimizi düzenlemeliyiz. Buna göre yetişmeli, buna göre hazırlığımızı yapmalıyız.

Aydın, bahsettiğim bu kutsallardan aldığı ışığını halka yansıtıp onu aydınlatmak ve yolunu açmakla yükümlüdür. Halkın çok uzağında durmak da yanlıştır, halkın tam ortasında durmakta…
Aydın ve öncü adı üzerinde halkı aydınlatabilir noktada, halkının önünde olmalıdır…

Aydın kendi için hiç değil, halkı için ve asıl halkının geleceği için üretmeli ve yaşayandır…

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg