Kalite ve iyinin ölçüsü
Ali Kandemir

Kalite ve iyinin ölçüsü

Advert

Bir şeyin kaliteli ve iyi olduğunu anlamak için onun ölçülerek değerlendirilmesi gerekir. Ölçme ise standart bir ölçü aracılığı ile yapılmalıdır. Ölçme ve değerlendirmede temel hedef, gerçekleştirdiğimiz etkinliklerin amaca ne derece hizmet edip etmediğini saptayabilmektir. Bunun için eğitim, sağlık, mühendislik vb. alanlarda farklı ölçme ve değerlendirme araçları geliştirilmiştir. Ancak bu araçlar sayesinde yaptığımız şeyin ne kadar kaliteli ve iyi olduğunu anlayabiliriz. Ülkemizdeki temel sorunlardan birisi de tam bu noktada karşımıza çıkıyor; neyin kaliteli ve iyi olduğuna karar verme biçimimiz. Genellikle iyiden anladığımız şey, ya fiziksel büyüklük, ya sayısal fazlalık, ya da o şeyin kimin tarafından yapıldığı ile ilgilidir. Bizi işin niteliği, kalitesi çok da fazla ilgilendirmemektedir.

Bir şehir fiziksel anlamda yeterince büyük ise her şey yolundadır. Şehirdeki hizmetin kalitesi, iyi bir şehirciliğin örneklerini taşıyıp taşımaması, içinde yaşayanları stresten uzaklaştıracak bir yapı ve işleyişe sahip olması fazlaca önem taşımaz.

Okulların ve okullara giden öğrenci sayılarının çokluğu kalite anlamında bizim için yeterli. Mezunlarının seviyesi, verilen eğitimin dünya ölçeğindeki durumu çok da önemli değil.

Binaların çok katlı ve alabildiğine yüksek olması şahane.  Yapının depreme dayanıklılığı, zemininin yapısı, tarım alanının ortasında yükselmesi düşünülmesine bile gerek olmayan küçük bir ayrıntı.

Bir araştırmacının çok sayıda yayınının olmasından daha iyi ne olabilir. Yayınlarının kalitesi, özgünlüğü, bilime, ülkeye, insanlığa katkısı ne işimize yarar ki.

Üniversiteye çok sayıda öğrencinin devam etmesi oldukça iyi bir durum. Öğrencilerin yeteneklerine uygun bir bölümde eğitim alıp almadıkları en son düşünülecek bir husus.

Tarım ve sanayiyi desteklemek adına yapılan desteklerin fazla olması yeterli. Bu desteğin ne kadarının kaliteye yansıdığı çok da önemli değil.

Sevgili okuyucularım, bu örnekler uzayıp gider.

Ülkemizde güzel işler de olmakta. Fakat güzel işlerdeki başarı maalesef tesadüfi ve kişisel yeteneklerle sınırlı. Yapılan yatırımların, kurulan şehirlerin, yaygınlaştırılan eğitim kurumlarının vs. oluşturacağı refah, bu konuda yapılan harcamaların boyutlarından daha çok ilgili alanlarda sonuçların analizi ile ilgilidir. Yaptığımız veya yapmayı planladığımız işlerin sonuçlarını veriler ışığında ölçüp değerlendirerek süreci kontrol etme ve her defasında gerekli tedbirleri alma şeklindeki geliştireceğimiz yeni bir sistem başarılarımızı tesadüfi ve kişilere bağlı olmaktan çıkaracak ve ülkemizin önünü açacaktır. Kaliteden anladığımız niceliksel bir artış değil, niteliksel bir gelişme olmalıdır.

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg