Adrese teslim virüs üretilir
İbrahim Hakkı Gündoğdu

Adrese teslim virüs üretilir

Advert

Yeni dönemin, yesyeni zalimlikler doğuracağı belli…
Fısıltı gazetesi diyor ki: bu “korona virüsü”nü Amerika üretti.
Tabii ki araştırıp-sonuçlandırmış değiliz: günahı başına…
Lakin asıl mesele şu ki: Artık korkunç bir güven bunalımı başlamıştır.
Bu saatten sonra hiçbir devlet hiçbir devlete güvenemeyecektir.

Korona virüsü tam da Çin ile ABD arasında ki ticaret savaşının zirve olduğu günlerde doğdu.
Bu öyle bir doğum ki herkesi öldürerek doğdu…
ABD, Çin’in büyümesi karşısında nerede ise çaresiz durumda kalmıştı.
Fakat işte bir virüsle (şimdilik) tehlikeden kurtulmuş olundu. 


Bir tarihçi olarak iyi biliyorum ki:
Batı bunu yüzyıllardır hep yapmıştır.
Amerika’ya, güney ve doğu Asya’ya bir de Avusturalya’ya giden Avrupalılar buralardaki yerlilerle o ateşli silahlarına rağmen başa çıkamayınca mikrop yayma oyununa başvurmuşlardı…
Acı ama böyle:
Bu coğrafi alanlardaki yerlilerin (Kızılderililer - Aborjinler) nüfuslarını azaltmak için hayvan avcılığı gibi insan avına çıkıp ödüllü kafatası toplama yarışı yanında veba mikrobu ve çiçek aşısı mikrobu üreterek onları yok etme oyunları hiç de az değildi.
Düşünün: Yerlilerin üstüne alenen ve sürekli veba mikrobu atarak katliamları tarih boyunca hep yaptılar… 1780’lerde bir milyona yakın nüfusları olan Aborjinler 30 yıl sonra 50 bine düşmüşlerdi.
Gayri ciğerleriniz dayanırsa gerisini siz araştırın ve düşünün!. 


Şimdi de: Benzer dedikodular olunca, bu tip olaylara hiç yabancı olmayan Batılı emperyalistlerin böyle şeyleri yeniden yapabileceği ister istemez aklımıza takılmaktadır.

Ve of oof: gerçekten şu doyumsuz emperyal Amerikalı bunu yapmışsa dünya çok korkunç bir yere gidiyor demektir.
Hem korkunç bir yere doğru gidiyor hem de önleyecek hiçbir güç de yok…
Emperyal güçleri şöyle bir sıraya koyarsak:
Acımasız ve doyumsuz zalim, ABD…
Zalimliği bile beceremeyen, baskıcı ve her şeyi yıkıp dökmesi ile ünlü, Çin…
Batı tarafından hep kullanılan, şimdi de güç devşirmek için çare arayan, Rusya…
Dünyayı çok fazla sömürüp zulüm yaptığı halde iki dünya savaşından dolayı kazandıklarını kaybeden şimdi de birlik kurduğu halde iç mücadele ile belasını bulan, Avrupa… 


Paramparça, Batılı zalimlerin kulu, Arap devletleri…
Mezhebini bile hantal menfaatine kullanmaya çalışan ve ne yaptığını bilmeyen, İran…
Varlığı rüya gibi yüzen, Hindistan…
Secdeden kalkabilmek için ayaklarını arayıp bir türlü bulamayan Afrika…

Ve tüm zalim oyunları gördüğü halde maalesef kendine bir türlü dönemeyen Türkler…
Bütün bunları görüp çırpınan belki kısmen de -hamasi duygularla- yürüyen Türkiye…

İşte bu tablo dünyayı adı konmamış “üçüncü dünya savaşına” çoktan sokmuş bile…
Savaşın en büyük silahı “VİRÜSLER…”
Bugün “KOR-ONA” yarın: “kor-başkasına…”
Şaka bir tarafa insanlık can çekişiyor…
Azrail’in işi zor, bu kadar ölüme nasıl yetişebilecek ki!?.


Oy oy da oy oy!..
 
 

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg