Kimin Sorunu?
Ali Kandemir

Kimin Sorunu?

Advert

 

TÜBİTAK yayınlarından Halkın Bilim Tarihi adlı bir kitap vardır. Kitabı okuduğunuzda bize anlatılan klasik bilim tarihine olan inancınızı kaybedersiniz.

Zira kitap, bilimin gelişmesine tanınmış bilim insanlarından daha fazla ebelerin, kölelerin, sıradan işçilerin, mühendislerin katkısı olduğunu örnekleri ile anlatılır ve klasik bilim tarihinin elitlerin oluşturduğu ve gerçek kahramanların çok az zikredildiği bir tarih olarak tanımlar.

Geçmişe bakıldığında birçok alanda bu yaklaşımı görmek mümkündür. Bu girizgâhtan yola çıkarak bir sorunla karşılaşıldığında hemen “kimin sorunu” sorusunu da sormamız gerektiği yönünde bir çıkarımda bulunabiliriz.

Bunu sormadığımızda elitlerin sorunu, genelin sorunu gibi algılanabilir. Bir konuda karşılaşılan güçlüğün gerçekte kim ve kimlerin sorunu olduğunu bilmeden, gerçek sorun gözden kaçmış, çözüm sürüncemede kalmış, hatta imkânsızlaşmış olabiliriz.

Örneğin ülkede ücra köşelerde verilen eğitimin kalitesinin düşüklüğü ve o yöredeki okul çağındaki çocukların hayata dair üstesinden gelmek zorunda olduğu sorunlar dikkate alınmadan, sosyo-ekonomik seviyesi standartların üstünde olan kentli ailelerin çocuklarının karşılaştığı eğitime dair olumsuzluklar, Türk Milli Eğitimi’nin temel sorunları gibi algılanabilmekte. Veya kırsalda geleneksel yöntemlerle adına tarım bile denemeyecek iptidai şartlarda ayakta kalmaya çalışan yığınların koşulları irdelenmeden, başka bir kesimin tarıma ilişkin tali bir problemi Türk Tarımının ana sorunu zannedilebilmekte.

Çevremize baktığımızda bu benzetimi eğitim ve tarımın dışındaki alanlara da uyarlamamız mümkündür. Elbette,  küçük, büyük, güçlü, etkili bütün kesimlerin de sorunlarını görmezden gelemeyiz, fakat karar vericilere ulaşamayan ve etkili şekilde sesini duyuramayanların sorunlarını da kesinlikle göz ardı edemeyiz.

Bunca çabaya, iyi niyete ve kaynak tüketmemize rağmen bazı alanlarda daha kat edilecek yolun olmasının bir nedeni de, galiba genellikle etkili kesimlerin sorunlarına odaklanmayı, onların sorunlarını genelin sorunuymuş gibi düşünmeyi öncelik haline getirmiş olmamızdır.  

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg