Lig mi Avrupa mı?

Trabzonspor camiası bu soruya bir türlü net cevap veremiyor. İkisini birlikte yürütemeyeceğini açıktan dile getirmeyi kendine yediremiyor ama işte dün akşam oynanan maçta tercih ayan beyan belli oluyor.

Lig mi Avrupa mı?
Lig mi Avrupa mı? Yonetici
Advert

Düşünüyorum da; bir süre önceye kadar futbol takımlarının her Avrupa maçında tribünlerde “Avrupa, Avrupa, duy sesimizi!” sloganı mutlaka terennüm edilirdi. Son zamanlarda işitmez olduk. Ya artık Avrupa’nın sesimizi yeterince duyduğundan eminiz ya da duyacağından umudu kestik.

Trabzonspor camiası bu soruya bir türlü net cevap veremiyor. İkisini birlikte yürütemeyeceğini açıktan dile getirmeyi kendine yediremiyor ama işte dün akşam oynanan maçta tercih ayan beyan belli oluyor. Maça kısa bir süre kala yeni prensimiz Sturridge’nin kadroda yer almayacağı açıklanıyor. Neden? Hafif sakatlığı varmış. Bu da ilgili kamuoyunda “Riske edilmiyor” şeklinde yorumlanıyor. “Ne için riske edilmiyor?” diye sorduğunuz zaman akla birkaç gün sonra oynanacak lig maçından başka bir şey gelmiyor.

Kadro kalitesi ve toplam bedeli Trabzonspor ile asla kıyaslanmayan bir takım gelip seni evinde evire çevire yeniyor. Bakıyorsunuz sosyal medyaya, Trabzonspor çok iyi oynamış da buna rağmen yenilmiş. Rakip iki kere gelmiş, ikisi de gol olmuş. Aman Yarabbi!.. Biz başka bir maç mı seyrettik? Kale çizgisinden top çıkardığı için Sosa’ya övgü üstüne övgü düzmek neyin nesi o zaman? Hani rakip iki kere gelmişti? Bir tane de yüzde yüzlük pozisyonları vardı, herhalde sadece ben gördüm.

İlle de şampiyonluk...

Tabii aslında bilinçaltında hep şampiyonluk hayali var. Bunu da bir türlü anlatamıyoruz. Yahu sana şampiyonluğu ye-dir-mi-yor-lar!.. Tek çıkar yolun Avrupa. Türkiye Ligi kendini Avrupa’ya atmak için bir prosedürden başka bir şey değil. Daha doğrusu öyle olmalı.

Bıkmadan, usanmadan tekrar edelim:

1-Egemen irade, adı malum üç kulübün dışındaki bir kulübün şampiyonluğunu İstanbul’a doğru eğik düzlem halinde kurulmuş sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel sistem için asla kabul edilemez olduğunu düşünüyor. Bazen komik durumlara düşmek pahasına da olsa bunu engelliyor. Futbol tarihinde sahada kusan kaç tane futbolcu hatırlıyoruz?

2-Velev ki bir şekilde Trabzonspor şampiyon oldu. Sonrasını düşünen bir Allah kulu var mı? Bir tane akıllı çıkıp da 1984-85 sezonunda ne olup bittiğine bakmaz mı? Yani 6. Şampiyonluktan sonraki sezona. Öyle şeyler olmuştu ki, ben çıldırmanın eşiğinden dönmüştüm. Ama yok, tezkereden sonra her şeyin toz pembe olacağını sanan asker gibi herkes. “Ah, bir şampiyon olsak var ya...” Eee? Ne olacak o zaman? Anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirecekler. 1996 ve 2011 için söylenen “Şampiyon olsaydık arka arkaya üç-dört defa daha şampiyonluk gelirdi” lafı için zırva bile denemez. Dilim dilim doğrayacaklardı bizi, dilim dilim...

Hayır, ille de Avrupa...

Tabii ki Trabzonspor’un hedefi zirve olmalıdır. Önüne aşamayacağı engeller konduğu takdirde –ki bu hep böyle olmaktadır- kafasını duvarlara vurmamalı, sanki ilk defa olmuş gibi kendini paralamamalı, Avrupa’da boy göstermenin hesaplarını yapmalı ve uygulamalıdır. Futbolda iç piyasanın zaten bir cazibesi kalmamıştır. Yayıncı kuruluşun sözleşme yenileme döneminde uzunca bir süre direndiği kimsenin dikkatini çekmedi mi? Adam ne diye sonu başı belli olan, artık giderek ilgi çekici olmaktan uzaklaşan bir horoz dövüşünü yayınlamak için bir sürü masrafa girsin?

Bir İstanbul takımını yenince ertesi günü iş yerinde ya da okulda o takımı tutan arkadaşımıza kol hareketi yapmak bütün motivasyonumuzun kökenini teşkil ediyorsa, yani zihin dünyamız bu kadar zavallıysa bana da diyecek hiçbir şey kalmıyor maalesef.

90’lı yılların başında Avrupa’da aldığımız başarılı sonuçların yol açtığı heyecan dalgasını, Ünal Karaman’ın da içinde bulunduğu dönemin kadrosunun bir neslin efsaneleri olduğunu unutmamalı. Takımın ligde 1994, 95 ve 96’da ikinci (yani aslında şampiyon) olduğunu da.

Takımlar birden fazla kulvarda yarışamıyor” mu demiştiniz?

Trabzonspor Türkiye Ligi Avrupa Ünal Karaman Şampiyonluk
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg